Karadenizin Yeşili : Çay Hasadı
Saint Michel Fransız Lisesi ve Notre Dame de Sion Fransız Lisesi Çevre/Sürdürülebilir Yaşam Kulüpleri öğretmen ve öğrencileri 20-21 Eylül Tarihinde çay hasadı için Rize’ye gittiler.
Çay; ılıman ve bol yağışlı iklimde, eğimli yamaçlarda yetişen bir bitkidir. Yağış yanında bulutlu gökyüzü ve yıkanmış toprak ister.
Çayın tarihimizdeki önemli dönüm noktası I.Dünya Savaşı sonrasında Ali Rıza Erten ve Zihni Derin’in Doğu Karadeniz’e gönderilerek bölgenin çay tarımı için uygun olduğuna karar verilmesidir. Böylece 1923 te ilk çay fidanlığı kurulmuş, bölgenin koşullarıyla adeta bütünleştiği görülerek Doğu Karadeniz’in denize bakan tüm yamaçlarında ekimi yaygınlaşmıştır.
Çevre/ Sürdürülebilir Yaşam Kulüpleri olarak Mayıs,Haziran ve Eylül aylarında hasad edilen çayın eğimli yamaçlardan demliğe kadar olan yolculuğuna bu gezi ile tanıklık ettik. Çeçeva, Çinçiva, Çayeli ve Of çay tarlarında çayın yetişme koşullarını, nasıl toplandığını, çay toplayıcılarının sorunlarını ve çayın ülke ekonomisi için önemi hakkında bilgi edindik.
Çayın en ucunda bulunan filizden beyaz çay, en uçtaki üç yapraktan yeşil çay elde edildiğini, çay çiçeğinin yeşillikler üzerine narin bir kelebek gibi konduğunu, ilk hasatta elde edilen Mayıs çayının çok değerli olduğunu, siyah çayın fırınlanarak elde edildiğini öğrenmiş olduk.
Bütün bu çalışmalarımız fotoğraf sanatçısı Alberto Modiano objektifinden görüntülendi. Bu fotoğraflar Nisan ayında sergilenecektir.
Kulüp öğrencileri, bu gezi boyunca bölgenin biyoçeşitliliği, iklim koşulları, yer şekilleri ve toprak yapısını da yerinde inceleyerek görmüş oldular.
SM ve NDS Özel Fransız okullarının beraber yürüttüğü bu çalışmalar öğrencilerin akademik gelişimlerinin yanında sosyal gelişimlerine olumlu katkı sağlamakta ve gelecek için ümit vermektedir.
Le vert de la mer Noire : la récolte du thé
Les élèves et les professeurs des clubs Environnement des lycées français Saint Michel et Notre-Dame de Sion se sont rendu(e)s à Rize pour la récolte du thé les 20 et 21 septembre. Le thé est une plante qui pousse en flanc de montagne, sous des climats tempérés et pluvieux. En plus des précipitations, la plante apprécie les ciels nuageux et les sols lessivés.
Après la Seconde Guerre mondiale, Ali Rıza Erten et Zihni Derin se rendent en mer Noire et confirment que la région est propice à la culture du thé. C’est là un tournant dans l’histoire du pays. Les premières cultures de thé sont ainsi plantées en 1923, et se répandent ensuite largement sur tous les flancs de montagne de la mer Noire.
Grâce à notre périple, nous avons pu suivre le parcours de la feuille de thé, depuis les flancs des montagnes de la mer Noire jusque dans nos théières. Nous avons été reçus sur les différentes plantations de Çeçeva, Çinçiva, Çayeli et Of çay où nous avons pu poser toutes nos questions aux producteurs de thé sur les conditions de la production et de la cueillette. Nous avons réalisé l’importance du thé dans l’économie du pays.
La récolte se fait en mai, en juin et en septembre.
Le thé blanc est obtenu à partir de la pousse située à l’extrémité de la branche de thé, et le thé vert est obtenu à partir de trois feuilles également situées à l’extrémité de la branche. Le premier thé récolté en mai est particulièrement précieux, et le thé noir est obtenu après un processus de cuisson.
Tous ces moments ont été immortalisés par l’objectif de l’artiste photographe Alberto Modiano. Les photos seront présentées lors d’une exposition qui se tiendra au mois d’avril.
Lors de cette virée, les élèves du club ont pu découvrir la biodiversité, les conditions climatiques, les reliefs et la topographie de la région.
Les activités des lycées Saint-Michel et Notre-Dame de Sion participent ainsi à l’épanouissement des élèves, en termes scolaires mais aussi en termes sociaux. Un espoir pour l’avenir…